SDÜ’DE MEZUNİYET COŞKUSU

SDÜ, diplomalarını almaya hak kazanan öğrenciler için Atatürk Şehir Stadyumu’nda coşkulu bir mezuniyet töreni düzenledi. SDÜ 2024-2025 Akademik Yılı Mezuniyet Töreni, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı ve eski Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Isparta Valisi Abdullah Erin, Isparta Milletvekilleri Mehmet Uğur Gökgöz ve Hasan Basri Sönmez, Isparta Belediye Başkan Yardımcısı Uğur Büyükçulcu, SDÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Saltan, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Nihat Ayyıldız, Prof. Dr. Alim Koşar ve Prof. Dr. Mehmet Gençtürk, Genel Sekreter Dr. Musa Denizhan Ulusan, Isparta Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Çelik, Isparta Ziraat Odası Başkanı Muslahattin Can Selçuk, akademik ve idari personel, öğrenci ve ailelerin katılımıyla gerçekleştirildi.

Tören, Isparta Bandosu eşliğinde Atatürk Şehir Stadyumu’na doğru kortej yürüyüşüyle başladı. Mezuniyet töreninin stadyumdaki bölümünde fakülte ve yüksekokullardan mezun olan binlerce öğrenci törene katılanları ve ailelerini yürüyüşle selamladı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın söylenmesinin ardından başlayan törenin ilk konuşmasını SDÜ öğrencileri adına Eczacılık Fakültesi öğrencisi Süleyman Aydoğdu yaptı. Aydoğdu konuşmasında, üniversite hayatının sona erdiğini ancak öğrenmenin yaşam boyu süreceğini vurguladı. Sadece bireysel başarıya değil, insan haklarına ve toplumsal sorumluluklara da değinen Aydoğdu, Filistin’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekti. “Filistin’de başta çocuk, kadın ve yaşlı birçok insan İsrail zulmüne ve soykırımına maruz kalmaktadır. Aynı şekilde başka coğrafyalarda insanlar çeşitli zulümlere uğramakta ve benlikleri yok edilmeye çalışılmaktadır. O bölgelerde zulümlerin son bulması ve insanlık suçu işleyenlerin adalet terazisi önünde gerekli cezayı çekmesini temenni ediyoruz.” diyerek evrensel vicdana seslendi.

“BU ÜLKEYİ SEVGİYLE VE ÖZLEMLE HATIRLAYACAĞIM”

Uluslararası öğrencilerimiz adına konuşan Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü mezunu Asra Azarniyoush konuşmasında, üniversite yıllarının yalnızca bir eğitim süreci değil, aynı zamanda bir aidiyet duygusunun inşası olduğuna değindi. Özellikle uluslararası öğrencilere seslenen Azarniyoush, dil ve kültür farklılıklarıyla yaşanan zorluklara rağmen birlikte büyüdüklerini, sınırların onları ayırmadığını, kalpten kalbe konuşmayı öğrendiklerini söyledi. Ailesine olan minnet duygusunu da dile getiren Azarniyoush, “Bu başarı benim olduğu kadar sizindir de.” diyerek kendisini destekleyen ailesine teşekkür etti. Azarniyoush konuşmasını, “Süleyman Demirel Üniversitesine, güzel Isparta’ya ve bana ev sahipliği yapan Türkiye’ye kalpten teşekkür ederim. Hayatım boyunca bu ülkeyi sevgiyle ve özlemle hatırlayacağım.” sözleriyle sonlandırdı.

 “UMUDUN, MÜCADELENİN VE İNSANLIK ONURUNUN TEMSİLCİSİYİM”

Daha sonra Filistinli öğrencilerimiz adına söz alan Tıp Fakültesi mezunu Reem el Masry konuşmasına, “Bugün burada sadece bir mezuniyetin değil, aynı zamanda bir umudun, bir mücadelenin ve insanlık onurunun temsilcisi olarak sizlerin karşısındayım.” sözleriyle başladı. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmanın hem onurunu yaşadığını hem de Filistin halkı adına bir misyonu üstlendiğini belirten Masry, Türkiye’ye ve Türk halkına şu sözlerle teşekkür etti: “Türkiye toprakları bana sadece kaliteli bir eğitim değil aynı zamanda adaletin, vicdanın ve insanlığın hâlâ ayakta kalabildiğini gösterdi. Türk halkının Filistin halkına verdiği destek, bizlere yalnız olmadığımızı hissettirdi. Bugün Gazze’de bir hastane yerle bir edilirken, bir anne çocuğunu enkazdan çıplak elleriyle kurtarmaya çalışırken ben burada bir hekim olarak mezun oluyorum.” dedi. Tıp eğitiminin kendisine yalnızca hastalıkları değil, insanı bir bütün olarak anlamayı öğrettiğini ifade eden genç hekim, “Ben bugün buradan hem bir Filistinli hem de bir hekim olarak ayrılıyorum. Ama içimde yalnızca kendi halkıma değil, tüm mazlumlara şifa olma arzusu var. Çünkü hekimlik sadece bireyi değil, toplumu iyileştirme mesleğidir.” diye konuştu. Konuşmasını, barış dolu bir gelecek temennisiyle tamamlayan Masry, “İnşallah bir gün, özgür bir Kudüs’te, özgür bir Gazze’de, barış içinde bir Ortadoğu’da birlikte mezuniyetler kutlayacağımız günleri göreceğiz. O güne dek ben üzerime düşen sorumluluğu bir hekim olarak taşıyacağım.” dedi.

“ÜSTLENECEĞİNİZ SORUMLULUKLAR TARİHE İZ BIRAKACAK”

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Saltan ise mezun öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada genç mezunlara seslenerek, Türkiye’nin önemli bir dönüm noktasında olduğunu söyledi. “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının başında, Türkiye Yüzyılı’nın genç temsilcileri olarak sizler mezun oluyorsunuz. Sadece bireysel başarılarınız değil, ülkemizin kalkınması ve insanlığın huzuru için üstleneceğiniz sorumluluklar da tarihe iz bırakacak” diyen Prof. Dr. Saltan, gençlerin bilim, teknoloji ve ahlak temelinde yürüyecekleri yolda ülkeye değer katacaklarını belirtti.

“BARIŞIN, UMUDUN VE DAYANIŞMANIN SEMBOLÜ”

Rektör Prof. Dr. Saltan, milli teknoloji hamlesinden dijital dönüşüme, yerli savunma teknolojilerinden uzay programına kadar Türkiye’nin güçlü adımlar attığı alanları hatırlatarak, “Sizler, bu hamlenin başarıya ulaşması için aklınızı, yüreğinizi ve kararlılığınızı ortaya koyacaksınız. Geliştireceğiniz her proje, yazacağınız her satır, çalışacağınız her kurum bu milletin geleceğine katkı sağlayacak.” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Saltan, konuşmasında dünya genelinde yaşanan zorluklara da dikkat çekerek, “Bugün dünya büyük çalkantılardan geçiyor. Ortadoğu’daki çatışmalar, özellikle Filistin’de yaşanan insani dram, insanlık onurunun sınandığı kritik bir döneme işaret ediyor. Bu yüzden farklı coğrafyalardan gelen öğrencilerimizle birlikte bu mezuniyet sevincini paylaşmak bizler için çok kıymetli. Bugün mezun olan Filistinli bir öğrencimizin azmi, emeği ve duruşu; yalnızca bireysel bir başarı değil, aynı zamanda barışın, umudun ve dayanışmanın güçlü bir sembolüdür. Sizler, nereye giderseniz gidin, yalnızca bilginizi değil vicdanınızı, adalet duygunuzu ve insanlık değerlerini de taşıyın. Çünkü gerçek kalkınma insanın insana zarar vermediği, bilginin barışı çoğalttığı bir dünyayı birlikte inşa edebilmekten geçer.” diye konuştu.

Rektör Prof. Dr. Mehmet Saltan, mezunların başarısının ardında büyük emek ve destekleri bulunan ailelere de teşekkür ederek: “Bugün burada, evlatlarınızın başarılarını paylaşmanın haklı gururunu yaşıyorsunuz. Onların ulaştığı bu noktada, sizlerin sevgisi, sabrı ve desteği büyük bir paya sahiptir. Sizleri gönülden tebrik ediyorum.” dedi. Akademik kadroya da seslenen Prof. Dr. Saltan, “Değerli meslektaşlarım, bilgiyle, ilgiyle ve büyük bir özveriyle yetiştirdiğiniz her bir öğrencimizin başarısı, aynı zamanda sizin eserinizdir. Emekleriniz için sizlere en içten teşekkürlerimi sunuyorum.” şeklinde konuştu. Konuşmasını, mezunlara yaşamlarının yeni evresinde başarılar dileyerek sürdüren Rektör Prof. Dr. Saltan, “Bugün mezun oluyorsunuz, ancak burası artık sizin ikinci yuvanızdır. Unutmayın ki bizler her zaman sizinle gurur duyacağız. Türkiye’nin gücüne güç katacak, insanlığa fayda sağlayacak ve bilimin ışığında yürüyen bireyler olarak nice başarılara imza atacağınıza yürekten inanıyorum.” diyerek sözlerini tamamladı.

TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı ve eski Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, “Bu anlamlı günde gençlerimizin heyecanına, ailelerimizin gururuna ve üniversitemizin köklü akademik birikimlerine tanıklık etmek hepimiz için çok kıymetli.” diyerek sözlerine başladı. Üniversiteye ismini veren 9. Cumhurbaşkanı merhum Süleyman Demirel’i rahmet ve minnetle andığını belirten Yanık, 17 Haziran’daki ölüm yıl dönümünü hatırlatarak onu tüm katılımcılarla birlikte andı. Gençlere hitaben yaptığı konuşmada, üniversite hayatının zorluklarını ve emekle geçen yıllarını hatırlatan Yanık, “Vaktiyle bizim de hiç bitmeyecek sandığımız zamanların sona erişini gördüğümüzde yaşadığımız sevinci iyi hatırlıyorum. Bugün sizler de o emeğin karşılığını gururla alıyorsunuz.” dedi. Mezuniyetin yalnızca akademik bir başarı değil, aynı zamanda azmin, dirayetin ve hedeflere olan bağlılığın bir göstergesi olduğunu vurgulayan Yanık, “Bugünün dünyasında sadece bilgi değil; vicdanınız, duruşunuz, hayata yaklaşımınız da en az akademik birikiminiz kadar önemli.” ifadelerini kullandı. Konuşmasında öğrencilere olduğu kadar, akademik kadroya ve ailelere de teşekkür eden Yanık, “Kıymetli hocalarımız öğrencilerimize yalnızca ders değil, hayatı okuyabilme becerisi ve sağlam bir duruş kazandırdılar. Ailelerimiz ise evlatlarının her adımında yanlarında oldular. Hepsine minnettarız.” dedi. Gençlere seslenen Yanık, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bugün burada sadece bir veda değil, aynı zamanda bir başlangıç var. Ülkemizin ve insanlığın sizlere ihtiyacı var. Yolunuz, bahtınız açık olsun. Sizleri seviyoruz, sizlere inanıyoruz ve daha da önemlisi sizlere ihtiyacımız var.”

Konuşmaların ardından, dereceye giren öğrencilere ödülleri takdim edildi.

Daha sonra, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nihat Ayyıldız yönetiminde tüm mezunlar, Süleyman Demirel Üniversitesi mezuniyet andının söylenmesinin ardından keplerini gökyüzü ile buluşturdu.