Antalya Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Başkanı Tuncer Kurt, yaptığı açıklamada, bölgenin hem tarihi hem de doğal özellikleriyle keşfedilmeye değer olduğunu vurguladı. “Bu bölgeyi çok beğendiğimi ve grup olarak burada doğa yürüyüşü yaptığımızı da eklemek isterim” diyen Kurt, Beydilli’nin doğayla baş başa kalmak isteyenler için ideal bir rota sunduğunu ifade etti.

DOĞA VE MİMARİ BİR ARADA

Köy, Köprülü Kanyon manzarasına hakim bir yamaçta konumlanıyor. Ardıç ve sedir ağaçlarından yapılan evler, taş ve ahşabın mükemmel uyumunu yansıtırken, geleneksel “hatıl” ve “kuru duvar” teknikleriyle inşa edilen yapılar mimari birer değer olarak öne çıkıyor.

Evlerin alt katları ahır olarak, üst katları ise yaşam alanı olarak tasarlanmış. Tahta balkonlar, yani “hayat” bölümleri köy mimarisinin en dikkat çeken detaylarından.

KÖYÜ BOŞALTAN SEBEP: KURT SALDIRILARI

Beydilli, bir dönem küçükbaş hayvancılıkla geçiniyordu. Ancak yaşanan kurt saldırıları köylülerin hayvancılığı bırakmasına neden oldu ve köy büyük ölçüde boşaldı. Günümüzde sadece birkaç aile yaşamını sürdürüyor.

EKO-KÜLTÜR KÖYÜ OLARAK İLAN EDİLDİ

2006 yılında Isparta Valiliği tarafından “Eko-Kültür Köyü” ilan edilen Beydilli’de sekiz geleneksel yapı restore edilerek konaklama için kullanılmaya başlandı. Köy, Türkmen Yörük kültürünün izlerini taşıyor ve geleneksel yaşam tarzı büyük ölçüde korunuyor.

ZİYARETÇİLER İÇİN ALTERNATİF ROTA

Zorlu taş yollarla ulaşılan köy, hem izole yapısını koruyor hem de fotoğrafçılar ve trekking grupları için alternatif rota sunuyor. Tuncer Kurt’un önderliğindeki doğa yürüyüşü grubu, bölgenin hem yürüyüş hem de kültürel gözlem açısından oldukça zengin olduğunu kaydetti.

Kültürel mirasla doğanın iç içe geçtiği bu sessiz köy, keşfedilmeyi bekleyen bir rota olarak dikkat çekiyor.